Bizi Ramazan'a kavuşturan Rabbimize şükürler olsun. Bir yıl nasıl geçmiş ne olmuş neler yaşanmış... Bu yıl da esas oğlanla davete icabet edip Eyüp'te iş arkadaşları ve aileleri yemeğine katıldık. Güzel de geçti yeni hayatlar farklı hanımlarla tanıştım.
Henüz çocuksuz bir aile olarak aslında ne kadar da rahat olduğumuzu anladım. Yemek boyunca annesini çekiştiren küçük kızları görünce sabrın sadece aç susuz beklemek olmadığını, karşılıksız küçük bir insanı memnun etmenin de sabır olduğunu öğrendim. Sorumluluk farklı şey.
Gösterişli, israf dolu ve müsrif davetlerden mümkün olduğunca kaçınmayı, dünyanın herhangi bir yerinde garip bir ailenin aç ve bitap olduğu gerçeğini unutmayarak sofralarımızı kurmayı dilerim.
Müslümana yakışan davranışlardan nasiplenmek dileğiyle.
Gelelim küçük ailemizin mütevazı sofrasına, esas oğlanın servisteki maharetinin de katkısıyla bu yıl da bazısı öğrenci kardeşlerimizden oluşan "beyler iftarı" verdik evimizde. Aşçılık konusunda kendime biraz daha güvenir oldum bu beyler sayesinde.İlk soframı ve ilk acemilik tecrübemi geçtiğimiz yıl onlara hazırladığım sofrayla atlattım. Takdir ve övgüleri beni rahatlatmak için miydi bilinmez, ikramların bitmiş olması bana en büyük teşekkürdü aslında :)
Belki bu akşamki iftarınıza katkı olur işte menümüz ;
- Yoğurt Çorbası (Fotoğraflamayı unutsak da )
- Kuru köfte ve nohutlu pilav
- Milföy börek ve közlenmiş biber
- Elma dilim patates
- Zeytinyağlı sarma
- Havuç salatası
- Mevsim salata
ve bu yıl ilk kez denediğim, bir paketin (400gr) küçük bir aileye çok geldiğini büyük davetlerde ise bir paketin yeterli olacağını farkettiğim tat GÜLLAÇ.
Hayırlı ve bereketli Ramazanlar !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder